Hodja Akhmet Yassawı 8th International Congress On Scientific Research, Konya, Turkey, 17 May 2024, pp.1834-1842
Abstract
In Dīvān Hikmah, which is attributed to Ahmad Yasavī, the subject of ascention/mi‘rāj is mentioned in the context of mi‘rāj of the Prophet Muhammad, Ahmad Yasavī, and lovers of al-Haqq, and is discussed in the perspective of ethics. Moral characteristics of the individual's inner world, such as the elimination of ego, self/nafs, giving up desires, ambitions and all corcern worldly matters, following up the path of mystic love, avoiding hypocrisy and being sincere are explained in connection with mi‘rāj. In addition, a relationship is established between mi‘rāj and socially oriented moral behaviors such as caring for the lonely, poor and orphans, taking care of the brokenhearted and helping the oppressed. These actions are described as prerequisites for ascending to mi‘rāj and seeing of Divine Beauty. According to Dīvān Hikmah, the one who ascends the mi‘rāj feels sorry for the ummah and cries for the sins of the ummah. This human prostrates to Allah for forgiveness for the ummah. Instead of expressing worldly or otherworldly desires for oneself, the person seeks the salvation and well-being of the ummah. In other words, the person becomes ecstatic and completely forgets his/her own self and his/her nafs’s ties. This corresponds to moral qualities such as compassion, mercy, empathy, selflessness and generosity. This study deals with the relationship between mi‘rāj and moral characteristics within the scope of Dīvān Hikmah. It examines both the virtues at the individual level and the actions that are reflected to the social life. According to the work, those who have moral characteristics in their individual world and adopt the behaviors required by them in the social world can experience mi‘rāj. In this context, it can be said that Dīvān Hikmah aims morally perfected and self-sacrificing individuals who seek the ummah’s forgiveness.
Keywords: Sūfīsm, Ahmad Yasavī, Dīvān Hikmah, Ascention/Mi‘rāj, Moral.
Özet
Ahmed Yesevî’ye nispet edilen Dîvân-ı Hikmet adlı eserde mi'rac konusu; Hz. Peygamber’in, Ahmed Yesevî’nin ve Hak aşıklarının mi'racı bağlamında bahsedilmekte ve ahlakî çerçevede ele alınmaktadır. Eserde ego, nefs, arzu ve hırsların bırakılması, dünyaya gönül vermeme, dünyalık malı önemsememe, muhabbet ehli olma, riyadan kaçınma ve ihlaslı olma gibi bireyin iç dünyasına ait ahlakî özellikler mi'rac ile bağlantılı anlatılır. Bunun yanında garip, fakir ve yetimleri gözetmek, gönlü kırılmış kimseler ile ilgilenip onların derdine çare olmak, yolda kalan mazlumlara yardımcı olmak gibi topluma dönük ahlakî davranışlar ile mi'rac arasında ilişki kurulur. Bu eylemler mi'raca çıkmanın ve Hakk’ın cemalini görmenin ön koşulu gibi ifade edilir. Dîvân-ı Hikmet’e göre; mi'raca çıkan ve Hakk’a vasıl olan kişi ümmet için üzülür, ümmetin günahları için ağlar. Hakk’a ümmetin bağışlanmasını isteme amacıyla secde eder. Kendi için dünyevî veya uhrevî istekleri belirtmek yerine ümmetin kurtuluşunu ve selametini talep eder. Başka bir ifade ile kendinden geçer, nefsini ve nefsi ile ilgili bağlarını tamamen unutur. Bu durum şefkat, merhamet ve empati sahibi olma, diğerkâmlık, cömertlik gibi ahlakî özelliklere tekabül eder. Bu çalışmada Dîvân-ı Hikmet eseri kapsamında, mi'racın ahlakî özellikler ile ilişkisi ele alınmıştır. Bununla ilgili olarak hem birey düzleminde olan erdemler hem de bunların sosyal boyuttaki izdüşümü olan eylemler incelenmiştir. Hakk’a vasıl olan ve mi'rac yaşayan kimselerin ahlakî özellikleri ve bunların gereği olan toplumsal davranışları tespit edilmeye çalışılmıştır. Bu inceleme bağlamında eserin ahlak olarak kemale ermiş, kendi nefsinden geçen, bütün ümmetin affını ve iyiliğini isteyen bireyleri hedeflediği söylenebilir.
Anahtar Kelimeler: Tasavvuf, Ahmed Yesevî, Dîvân-ı Hikmet, Mi'rac, Ahlak.